Serbest piyasa mantığına uygun olarak kamudan beklenen daha önce “toplumsal sorun” olarak tarif edilen ve devletin makro politik perspektifle sorumluluk aldığı başta işsizlik, gelir dağılımı adaletsizliği, kamusal alanda eşitliğin sağlanmasına dönük cinsiyet politikaları, dezavantajlı toplumsal gruplara yönelik sosyal politikalar gibi alanlarda sorumsuzlaştırılması yönünde bir nevi “küçülme politikası” uygulamasıdır. Bu makro politikalar kamu değil piyasaya, başka bir deyişle çoğu zaman “hayırseverce” yardım duygusuyla oluşturulmuş muhafazakar bir cemaat perspektifine dayanan vakıflar, dernekler ve son zamanlarda girişimci bireyler oluşturmayı hedefleyen mikrokredi örgütlerinden oluşan sivil toplum bileşenlerine devredilmekle birlikte mikro ölçekte iyileştirme vaatlerine dönüşmektedir. Bu çalışmada Karaman Mikro Kredi Vakfı ele alınarak kadın yoksulluğuna adı geçen bir çercevede bir çözüm yolu olarak analiz edilir.
